Antik çağlardan beri bilinen, bilhassa orta çağda çok kullanılmış olan bu tekniklerdeki resimler su veya yapıştırıcı ile (Detramp) veya yumurta ile (klasik tempera) yapılmıştır. Her türlü resim zemini üzerine tatbik edilebilir.
Temperanın yapımında yumurta bütünü ile veya yalnızca sarısı kullanılır; yumurtaya yağlıboya, terebantin (benzin), tutkal veya yapıştırıcı balmumu katılır. Eski ressamların kendi özel buluşları, tecrübeleri ile kendi özelliklerinde kendi karışımları vardı. Tempera, renklerin parlak düşmesiyle birlikte, her iki tekniğinde üzeri verniklendikten sonra yağlıboya kadar değerli ve güzel neticeler verir. Veronese, Tintoret gibi Venedikli saygıdeğer ressamlar tempera tekniğini yağlıboya kadar güzel kullanmışlardır. O kadar ki, resmin kullanılan tekniğini, yağlıboya mı, yoksa tempera mı olduğu zor seçilir.
Kısaca
tempera yağlıboya ile suluboya teknikleri arasında yer alan bir tekniktir.
Çünkü bu teknik suda eriyebilen kuru maddelerle elde edilebilir. Tempera,
yağlıboyanın vermediği espri ve stil inceliklerini yapmaya da elverişlidir. Fakat,
ne çare ki; keşfi daha sonra olan yağlıboya çok çabuk tempera tekniğini
gölgeleyerek onun yerini almıştır. Bugün artık tempera çok az kullanılan bir
tekniktir.